Bendeniz de paylaşmış :)
' Kadınım ben
Küçücük yüreğine dünyaları sığdıran
Elleri hamur kokan
Kırılgan, alıngan
Gözyaşları içinde gizli
Tutkulu, düşbaz, haylaz bir kadınım ben
İncitmeyin beni
Giydiğim fistanlar bile çiçekli
Bedenimin ne önemi var ki?
Benim hazinelerim yüreğimde gizli
Çaresiz anlarınızda isyan etmekten cekiniriz ama düşüncelerimize engel olamayız. Gönül elemini konuşarak atmak, azaltmak ister ama bu durum acımızı çoğaltmaktan başka işe yaramaz.
Derdin geldiği gibi gitmesi O' nun elinde...
' Neden ben?' sorusu beynimi zorlarken 'Rabb' imden gelen başımın üstüne' dedim içimden.. '
Tolstoy amcadan guzel bir alıntı var.
Seruma kan gelir gibi gelsen...'
Ayşe Durul Aslan'ın final şiiri :
' Senin hayatın ne renk?
Yoksa çok mu renksiz!
Aslında boyalar da, fırçalar da senin elinde
Boyayıp boyamamakla kararsız mısın?
Duruluğunu kirletmeye kıyamıyor musun?
Kim bilir, belki de boylarını..
Garip bir korku kaplar, fırça elinde öylece kalakalırsın...
Benim mi?
Şimdi gözyaşlarım bile rengarenk... '
Ayşenur Parlak' ın en beğendiğim yönü, travma yaratacak kadar güçlü olayları alıp 'Trajikomik yapması:)
Onun bölümünde bir üzülüp, bir gülmek mümkün...
Gerçek de öyle olmayabilir tabii, acısını mizahla örtüyor olabilir.
Yine de alıntı furyamdan nasibini alsın ama Bilgen Denktaş' tan...
'Moral ve çokça gülümsemek her şey değil miydi?'
Size bir sır vereyim mi,? Benden duymuş olmayın da, Aslında 10 Amozon'lar..
Resim bulamadım, okuyun da görün :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder