4 Ekim 2015 Pazar

"Göktekin Abi"m:)

Adını bir türlü ezberimde tutamıyorken, sana böyle diyordum. Şimdi doğrusunu öğrendim, ama sen hep benim "Göktekin abi"m olacaksın:)
Ne güzel bir anı değil mi? Bir gün gün karşılıklı çay içip, gülsek ya...

Yırtık sayfalar, şifreler, kilitlemeler... Aldın başını gidiyorsun. Ne bu ilham?
Sen de normal bir yazar gibi sadece yazsana, niye feleğimizi şaşırtıyorsun? Hı?

İnternetten kitap alış-verişi yaptık. Gelmesini bilmem kaç gün beklediğim kitabı elime aldığımda bir de ne göreyim? Kitap kilitli!
Senin yüzünden ablamın şu esprisine maruz kaldım. "Senin kitabın kilitli, benim ki açık"

Hangi kitaptan bahsettiğimi anlamışsındır. Hani şu güya kendinle karşılaştığın ve bize yutturmaya çalıştığın kitap:)
Yazarından daha iyi kim bilebilir diye bir laf atacaktım ortaya, ama sağ olasın, biz de çok iyi biliyoruz. Okuyamadık (!) çünkü!

Neyse, okuyabildiklerimize göre yorum yapalım biz de.

Merak ettiğim bir şey var, bu adam ermiş mi acaba? Nasıl böyle dersler verebiliyor, en sıradan şeylerden bile harika dersler çıkarabiliyor? İlk defa bir kitaba değil de, bir yazara bu kadar hayran kaldım.
İlk önce, 61 gibi "kutsal" bir sayıyı günahkar bir adama kakaladığı için kızmıştım:) Ama sonunda öyle bir dönüş yaptı ki, açık ara farkla en sevdiğim hikaye oldu.

Karadeniz şivesini ilk defa başka bir yazardan okudum. Ve çok güldüm. Kim derdi, benim şu hatalarımı ört-bas etmek için ortaya attığım "Gülme krizi" lafım gerçek diye?
Meğer ıslık çalmak buralarda hakaret demekmiş. Okuduğum en Karadeniz'li yazarlardan bile öğrenemediğim şey, bana öğrettiğin için teşekkürler...

Aynı kitap da bahsi geçen, film yapma olayının gerçekleşmesini bekliyorum.
Yolun açık olsun. Devamını beklerim bak:)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Karar Anı

Konumuz: Zuhal Sadakatsiz'e devam etmeli mi? Hep söylerim, (Ama hiç yazmadım) klişeleri klişe yapan eylem değil anlatım tarzıdır. Yani s...