11 Eylül 2016 Pazar

Sultan

Dün itibariyle, sinemada ilk Bolly filmimi izlemiş bulunmaktayım:) Songül ablama gittim ve gitmeden önce gıcıklığın dibine vurdum.
Bilirsiniz, Hint filmleri şarkılarıyla meshurdur.

- Abla hani burada izlerken geçtiğimiz bölümler var ya?
- Evet.
_ Orada geçemeyiz. Ahaha...

Son çıkan filmleri pek sevmiyorum, Bollywood'dan çok Hollywood oluyor çünkü. Daha önce 5 para etmez filmlere para saydığımız için, yine dilim yanar korkusu da vardı.
Ve Sultan güreş odâkli bir film olduğundan yine sıkılacağım gibi saçmalıklar düşünüyordum. Derken...

Tam olarak şöyle oldu: önce görmediğimiz için öne gectim. Sonra önümde ki koltuğa yapışıp pur dikkat izlemeye başladım. Sinema da olduğumu unutup sesli güldüm. Sonrasında sırtım feci ağrıdı ama olsun.
Salman Khan'dan bahsediyoruz burada!

Açaydın kollarını da gitme diyeydin Sultan...

                     


Filmin konusuna gelince...
Hindistan'da çeşitli milletlerin güreştği bir program vardır, ama pek takipçisi yoktur. Mucidi bunalımdayken, babasından Hint'li bir güreşçi bulması hakkında tavsiye alır.
Ve 'Sultan' ismini yad eder.

 Oğlu Sultan'la girişmek için yaşadığı köye gider. Bol kaslı bir adam yerine gobekli, herkesten para toplayan sıradan birini görünce fikrinden vazgeçer.
Babasını arayıp, bahsettiği adamın 'Bitmiş" olduğunu söyler.

Tam o anda, tekeri çukura girmiş bir traktör için Sultan'la haber salarlar. Direksiyonun başına geçmeden, köşesinden tuttuğu gibi arabayı kurtarır.

Bu olayla birlikte, oglumuzun merakı da başlar. Bol madalyalı Sultan'ın güreşi neden bıraktığını merak eder.
Ve film bir kaç yıl öncesine sarar.

Sultan uçurtma yakalamada usta , haylaz bir gençtir. Daha önce hiç kaybetmemiştir, o güne kadar...
Bir motorcu oyununu böldüğünde, onun erkek olduğunu düşünüp sert bir tokat atar. Ama kadın altından 'Destansı guzelliği' olan bir kız cikar.

Sultan'ın repliği bu. Ben Anushka Sharma'cı değilim, yanlış anlasilmasin:)

Gelenek olduğu üzere: kız ne kadar kötü davranır da davranışın, hatta küfür etse bile karşı taraf içinde ki iyiliği ğorup aşık olmayı başarır.
Davet edilmediği düğüne gidip kıza şarkılar düzer. İlgilendiği halde kan verir.

Ve nadir bulunan bir kan grubu olduğunu öğrenir. Başta 'Ben nadir biriyim' diye hava atar ve sonunda bu nadirlik felaketi olur.

Yine kız sayesinde güreşe başlar. Zaten yapılı biridir, kısa süre de meydanlar da boy gösterir.
Ve kızı kapar:) Evlenip bir kaç ay sonra bebek bekler.

Güreşle ilgilenir ilgilenmesini de, gözü de döner. Hem de ne dönme...
Karısının doğum yapacağı tarih belli değildir, ama doktor haftada bir gün der. şansa bak ki, Sultan ın Dünya Şampiyonası maçıyla aynı güne denk gelmiştir. Tercihini maçtan yana kullanması pek de şaşırtıcı olmaz.

Sultan maçı ve madalyayı kazanırken, karısı da doğum yapar. Bebeği de babasıyla aynı kan grubundadır ve acıl kana ihtiyacı vardır. Köyde de uygun kimse yoktur. Ve babası kilometrelerce uzakta kıytırık bir madalyayı kazandığına sevinmektedir.
Bebek olur neticesinde...

Bu trajedi hem evliliğinin, hem de kariyerinin sonu olur. Topladığı paraların sırrı belli olmuştur.; doğmamış oğlu için kan bankası açmak...
Filmin yarısını ben anlattım, diğer yarısını da size bırakıyorum. Bakalım Sultan katıldığı yarışmayla kariyerini ve evliliğini kurtarabilecek mi?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorum 3

 Niye şaşırdın Volki Tolki?