14 Nisan 2016 Perşembe

Paradokya

Türk fantastik kitaplarına pek olumlu yaklaşmazdım. Yedi başlı ejderhalar ve daha nice saçmalıklar olur diye. Ülkece "Fantastik Kurgu" alanını ne film de ne de kitapta işleyebiliyoruz maalesef.
Ya da ben, sevmeme rağmen, o türe denk gelmediğim için atıp tutuyorum:)

Ama bu kitap... Bu kitap beni mahvetti dostum. Bitmek bilmeyen heyecanıyla, muhteşem kurgusuyla, yanıldığımı yüzüme vurup durdu. Tam 366 sayfa kadar:)

Gecenin Gizemli Oyunu... Bu kitabın tanımı için, kısaca "Elma" diyebiliriz. Çünkü yazar efendi "Sizler, sizden öncekilerin oyunlarını okudunuz. Şimdi de sıra sizi okuyanlar da..." diyerek, kitabı iki dilime bölmüş.
Bir oyun... Uyuduktan sonra başlıyor. Ya sağ salim uyanıyorlar, ya da uykularında ölüyorlar..

Ve kitabı şifreleme konusunda, birileri yıllar önce Bilal Sami Gökdemir'e taş atmış:)

Çok beğendiğim bir bölümü yazmak istiyorum.
Oyunculardan birinin karşısına iki kız çıkmış. Biri yalancı biri doğrucu... Oyuncunun doğru yönü bulmak için kızlara bir soru sorma hakkı var. Doğru soruyu sormak için düşünüyor. Ve ortaya müthiş bir akıl oyunu çıkartıyor.

" Kızlardan birine dönerek "Arkadaşına sorsam bana hangi kapıyı gösterir?" diye sordu. Sorunun sorulduğu küçük kız, diğer kızın tarafında ki kapıyı gösterdi.
-  Eğer soruma cevap veren doğru söyleyen kızsa, yalan söyleyen kızın göstereceği yanlış yönü göstermiştir; çünkü o daima doğru söyler. Eğer yalan kıza sormuşsam, o zaten yanlış yönü göstermiştir. Dolayısıyla iki kızında bu soru karşısında göstereceği kapı, aynı kapıdır. Öyleyse ben, diğer kapıdan geçmeliyim."

Bu arada, kitabı bugün bitirdim, ve gece olunca uyuyacağım. Yani sağ salim uyanabilmem için dualarınıza ihtiyacım var:)
Aksi takdirde, hakkınızı helal edin:)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Karar Anı

Konumuz: Zuhal Sadakatsiz'e devam etmeli mi? Hep söylerim, (Ama hiç yazmadım) klişeleri klişe yapan eylem değil anlatım tarzıdır. Yani s...